Rojin ve Narin Davalarının Ortak Acısı: Babaların Feryadı

Van’da hayatına son verilen üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş ve Diyarbakır’da öldürülen 8 yaşındaki Narin Güran davalarında yaşanan ortak trajedi, her iki kız çocuğunun babasının feryadıyla bir kez daha gündeme geldi. Özellikle Rojin Kabaiş’in babası Nizamettin Kabaiş’in, Narin davasında yaptığı konuşma, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.

Kabaiş’in sözleri, Türkiye’deki çocuk cinayetlerine karşı duyarsızlığın ve adaletin yavaş işlemesinin bir yansıması oldu. Kızının cansız bedeninin bulunmasının ardından tek başına mücadele ettiğini belirten Kabaiş, devletin ilgili kurumlarına, medyaya ve topluma seslendi. “Bu kız da devletin evladı. Okumak istiyordu,” diyerek kızının hayallerini ve geleceğe olan inancını dile getirdi.

Narin davasına katılan Kabaiş’in, kızının fotoğrafıyla yaptığı konuşma, davaya olan ilginin azlığına dikkat çekti. “Katlettiler Rojin’i. Bu kadar televizyon kanalı vardır niye kimse gitmiyor kızıma?” sorusu, medyanın bu tür olaylara yeterince ilgi göstermediği eleştirisini barındırıyordu.

Kabaiş’in “Tek başıma üç aydır mücadele ediyorum” sözleri, mağdur ailelerin yaşadığı yalnızlığı gözler önüne serdi. Vicdan sahibi insanların mücadele ettiğini ancak bunun yeterli olmadığını belirten Kabaiş, toplumun daha duyarlı olması gerektiğini vurguladı.

Bu iki dava, Türkiye’deki çocuk istismarı ve cinayetlerinin boyutlarını bir kez daha ortaya koydu. Aynı zamanda, adaletin gecikmesi, bürokratik engeller ve toplumun kayıtsızlığı gibi sorunlara dikkat çekti.

Rojin ve Narin davaları, sadece iki ailenin acısı değil, tüm toplumun sorunu haline geldi. Bu tür olayların tekrarlanmaması için daha etkili önlemler alınması ve adaletin hızla işlemesi gerekiyor.

Bu olay, şu soruları akıllara getiriyor:

• Neden çocuklarımız güvende değil?
• Adalet neden bu kadar yavaş işliyor?
• Toplum olarak bu konuda ne kadar duyarlıyız?
• Çocukları korumak için neler yapabiliriz?

Bu soruların cevaplanması, çocuklarımızın daha güvenli bir gelecekte yaşaması için büyük önem taşıyor.

Yanıt verilemeyen 8 soru

Demir, Rojin Kabaiş’in ölümünün aydınlatılması için araştırılmasını istedikleri hususları şöyle sıraladı:

1. Midede bulunan akışkan kıvamlı içeriğin o gün yurtta verilen yiyeceklerle karşılaştırılmasını istedik. En son yurtta mı bir şey yedi yoksa sonrasında başka bir yerde bir şey yemiş olabilir mi?
2. Vücutta bulunan (sağ ve sol arka bacak, sırt) travma izleri tam olarak neden kaynaklanabilir ve boyunda izlenen anormalliğin nedenleri ne? Travma izleri gölde sürüklenmeyle mi oluştu yoksa darp sonucunda mı oluştu?
3. Vücut bulunan kas dokularındaki değişikliklerin nedenleri ne?
4. Boğulma, Van Gölü’nde mi oldu, Van Gölü dışında mı?
5. Karadeniz Teknik Üniversitesi’nin Van Gölü’nün Eylül ayındaki hareketlerini inceleyerek, cenazenin suda hangi şekilde, hangi yöne sürüklenebileceğinin incelemesi ve buna dönük bir bilirkişi raporunun hazırlanmasını talep ettik.
6. Mesanenin boş olduğunu biliyoruz. Mesane ölümden ne kadar süre sonra tamamen boşalır? Kaç güne kadar mesanede idrar kalabilir? Bunlar göz önüne alınarak ölüm zamanı belirlenebilir mi?
7. Elbiseler üzerinde herhangi bir DNA incelemesi yapıldı mı?
8. Rojin’in bedeninde bulunan iki DNA’nın bulaş riski olmadan değerlendirilebilmesi için ATK süreci boyunca orada bulunan kişilerin ve ailenin DNA karşılaştırılmasının yapılması.